Bodrum’da Kıyı İşgaline Karşı Eylemler Büyüyor
Bodrumyerelhaber/Dario Navaro – Kıyıların ticarileştirilmesine karşı Türkiye çapında mücadele eden KIYIDA hareketinin inisiyatifiyle başlatılan etkinlikler dizisi, Muğla’nın Bodrum ilçesinde ilk kez 18 Mayıs’ta Gümüşlük sahilinde düzenlenmişti.
Bodrum Özgür Kıyılar İnisiyatifi’nin Kıyı İşgallerine Karşı Eylemleri Büyüyor. Geçtiğimiz Pazar günü Kumbahçe kıyı şeridinde kıyıların işletmeler tarafından işgal edilmesi protesto eylemi ile gündeme getirilmişti.. Bugün ise mavi bayraklı Gündoğan koyunda bir araya gelen çevre ve doğaya duyarlı aktivistler, hakkında yıkım kararı olduğu iddia edilen iskele ile kıyı işgalinde kullanılan yapıların üzerinden geçerek, “Anayasal hakkımız olan tüm kıyılara eşit ve özgürce ulaşma hakkımızın önündeki engelleri kaldırmalarını istiyoruz!” talebini dillendirdiler.
Etkinliğe Muçep, Gümüşlük Forumu, Misgibi1Bodrum, Kent Konseyi, Dirmil ve Gündoğan Çalışma grupları, Gümüşlük Çevre ve Sanat Kültür derneği, Tip, Dem Parti, Emek Partisi ve Yeşil Sol Parti destek verdi.
Bodrum Özgür Kıyılar İnisiyatifi’nin Kıyı İşgallerine Karşı Eylemleri Büyüyor. Geçtiğimiz Pazar günü Kumbahçe kıyı şeridinde kıyıların işletmeler tarafından işgal edilmesi protesto eylemi ile gündeme getirilmişti.. Bugün ise mavi bayraklı Gündoğan koyunda bir araya gelen çevre ve doğaya duyarlı aktivistler, hakkında yıkım kararı olduğu iddia edilen iskele ile kıyı işgalinde kullanılan yapıların üzerinden geçerek, “Anayasal hakkımız olan tüm kıyılara eşit ve özgürce ulaşma hakkınızın önündeki engelleri kaldırmalarını istiyoruz!” talebini dillendirdiler.
“Denize Erişim Herkesin Hakkı”, “Denizler Nehirler Sermaye Değiller”, “Kıyılar Kimsenin Malı Değildir”, “Elini Çek Kıyı Herkesin Hakkıdır” yazılı dövizler taşıyan aktivistler, basın açıklanması okunurken “Kıyılar Halkındır Halkın Kalacak”, “Kıyı İşgallerine Son”, “Denizler Nehirler Sermaye Değiller” sloganlarını attı.
Bo’Viera projesi ile deniz ekosisteminde onarılması güç tahribata yol açmıştır.
3 tarafı denizlerle çevrili ülkemizin sahilleri sermaye gruplarına peşkeş çekiliyor
Basın açıklamasını sırayla Özgür Kıyılar Bodrum İnisiyatifi’nin altı üyesi okuduğu açıklamada “ Bu talanı durdurun kıyılar halkındır! 3 tarafı denizlerle çevrili ülkemizin sahilleri yandaş sermaye gruplarına peşkeş çekiliyor. Vakıflar, şirketler, oteller işgal ettikleri kıyılarımızı rant alanına çeviriyorlar” dendi. Basın açıklamasının devamında, “Anayasanın 3621 sayılı kanun 5. maddesi ‘Kıyılar devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Kıyılar herkesin eşit ve serbest olarak yararlanmasına açıktır. Kıyı Sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle “kamu yararı gözetilir ” deniyor. Yine 6.madde “Herkesin eşit ve özgürce yararlanmasına açık olup, buralarda hiçbir yapı yapılamaz. Kıyıların doğal yapısını değiştirecek boyutta kazı yapılamaz, dolgu yapılamaz, kum, çakıl alınamaz, dökülemez.”*Anayasa, tüm yurttaşlara kıyılarda eşit kullanım hakkı verse de yurttaşların kıyıları ücretsiz kullanımı engelleniyor. Yazın gelişiyle kıyı işgalleri artarak devam ediyor .Kumsalda iskele yapımı yasaklanmasına rağmen her gün farklı kıyıda, kumsalda iskele çakılmaya devam ediliyor. Size özel koy reklamıyla talan projeleri satışa sunuluyor.” İfadelerine yer verildi.
6.madde “Herkesin eşit ve özgürce yararlanmasına açık olup, buralarda hiçbir yapı yapılamaz.
Beton turizmi ülke turizmine katkı değil ancak felaket getirir.
Basın açıklamasınının devamında ”Tüm bu işgaller ortadayken yandaş sermaye gruplarına, halkın eşit ve özgürce kullanımına açık olması gereken milyonlarca canlının yaşam alanları olan, ormanlık kıyı alanları otel yapımı için tahsis ediliyor. Torba’dan Gölköy’e Ormanlık alanlarda dahil kıyılarımız Cengiz, Mesa, Astaş, Ets tur başta olmak üzere sermayeye peşkeş çekiliyor.
- Kızılağaç da 35 milyon m2’nin üstünde orman ve zeytinlik vasfında kamu arazisi sözde otel yapımı için tahsise çıkıyor. Bu tahsisleri durdurun diyoruz. Beton turizmi ülke turizmine katkı değil ancak felaket getirir.
- Mavi turun can damarı koylar tek tek yok ediliyor. Deniz ekosisteminin yaşam kaynağı deniz çayırları bu projelerle hızla tüketiliyor.
- Gündoğan kıyılarında Bodrum’un diğer kıyı alanlarında olduğu gibi işgal, yıkım ve talanın haddi hesabı yoktur.
- Çetili burnunda denizin 32 dönüm doldurulduğu mahkeme tarafından tespit edilmiş, dolgunun kaldırılması kararı uygulanmadığı için her geçen gün daha fazla deniz alanı doldurulmuş ve doldurulmaya devam etmektedir. Bo’Viera projesi ile denizde başta fok balıkları olmak üzere deniz ekosisteminde onarılması güç tahribata yol açmıştır.
- Casa Costa butik otelin deniz üstüne yaptığı 300 m2 platform mahkeme kararına rağmen yıkılmadığı için bundan cesaret bulmuş ve platformu 100m2 daha büyütmüşlerdir.
- Gündoğan oteller bölgesinde kumsal ile temas kesilmiş, bütün kıyı boyu ve kumsal üstü yetmemiş iskelelerin üstü barlar ve localar ile doldurulmuştur.
- Vitta Bella otel önünde plaja kaçak yapı inşa edilmiş yine mahkemece verilen karar yerine getirilmeyince işi iyice büyüten otel sahil kumsalına duvar yaparak kıyı geçişini tamamen kapatmıştır.
- Zen inşaat Suitlerinin önüne 50 metrelik platformlar yapılarak sahil boydan boya işgal edilmiştir.
- Belediye Halk plajı, Mokka Cafe ve Butik Han otel tarafından daraltılarak özel “Beach” alanı yapılmıştır.
- Mara Alba Otel sahildeki kumsalı ahşap ile kapatarak sahili tamamen işgal etmişlerdir.
Tüm bu işgaller, Başta Bodrum belediyesi ve Bodrum kaymakamlığının yasaları uygulamaması, mahkemenin verdiği kararları yerine getirmemesinden kaynaklanmaktadır. İfadeleri kullanıldı.
Aktivistler kıyıdan geçit vermeyen platformların üzerinden dövizleriyle geçtiler
Basın açıklamasının son bölümünde ise ”Çevre Şehircilik ve İklim bakanlığına sesleniyoruz, tüm bu saydığımız işgaller suçtur. Madem kıyılar halkındır, tabi ki halk dediğiniz sadece parası ve gücü olanlar değilse işgalleri kaldırın ve sahilleri özgür bırakın… Vakıflar, şirketler, oteller, barlar, restoranlar işgal ettikleri kıyılarımızı rant alanına çeviriyorlar. Ecrimisil adı altında her yıl sürekli kiralamalar ile işgaller yasalaştırılarak bizzat devlet kurumları tarafından ücretli kullanıma açılıyor. Tüm bunlar yaşanırken Çevre, şehircilik ve iklim değişikliği bakanı kıyılar halkındır, halk plajları açacağız, işgalci MUÇEV şirketinin kıyıları işleteceğini söylüyor.
Plajlarımızın büyük bir kısmı işgal altındayken Turizm bakanlığı tarafından kıyılarımızın doğal yapısı bozularak sözde halk plajları yapılıyor. Bu plajlar yazları halkın kullanım olanaklarının çok ötesindeyken kışları ise tamamen kapatılmaktadır.
Bizler; Belediyelerden ve Turizm bakanlığından Halk plajları açmasını değil, Anayasal hakkımız olan tüm kıyılara eşit ve özgürce ulaşma hakkınızın önündeki engelleri kaldırmalarını istiyoruz. Artık yeter Anayasa ne diyorsa onu uygulayın. Anayasanın tarif ettiği kıyı kanunu uygulanıp, işgaller son buluncaya kadar kıyılarda olmaya, tüm canlıların yaşam hakkını savunmaya devam edeceğiz.
“Kıyılar Halkındır, Halkın Olacak!
“Denizler, Göller, Nehirler Sermaye Değiller!”
Ne için buradayız; ÖZGÜR KIYILAR İÇİN
Ne için buradayız FOKLAR İÇİN
Ne için buradayız DENİZ ÇAYIRLARI İÇİN
Ne için buradayız TÜM CANLILAR İÇİN
İfadeleriyle ”Özgür Kıyılar Bodrum İnisiyatifi” sözlerini sonlandırdı.
Etkinliğin sonunda bir ağacın gölgesinde günü değerlendirmek için yapılan forum
Eylem Gündoğan sahilinde yaklaşık 2 saat sürdü. Eylemin sonunda bir forumda bir araya gelen aktivistler etkinliği değerlendirdiler ve önümüzdeki haftalar için önerileri tartıştılar.
Dario Navaro
2.6.2024