Anma esnasında oldukça duygusal anlar yaşandı. Zahide’nin özel olarak yaptırılmış ve begonvillere sarılı posteri baş ucuna asıldı. Mezarının üzeri üyesi olduğu İGD (İlerici Gençler Derneği) bayrakları ile süslendi.Mezarlığın farklı ziyaretçileri de etkinliği ilgi ile izlerlerken, bazı ziyaretçiler de katılımcılardan Üzümçeker’e dair bilgiler aldılar. Üzümçeker, yakın arkadaşları tarafından; “Eylem Güzeli” lakabı ile anıldığı için, Metin Üzen; “Ne eylemden, ne de Eylem Güzeli’mizden vazgeçmeyeceğiz” dedi. Üzen ayrıca Bodrum’da yaşamını yitirmiş ve Bodrum’da yatan yoldaşlarının envanterini çıkartarak, onlara gereken vefayı ve görevi yerine getireceklerini belirterek; “Onlar bizim onurlu geçmişimizdir. Geleneğimizidir. Geleneği olmayanın geleceği de olmaz” görüşüne yer verdi.
ZAHİDE, MEZARI BAŞINDA DA BİRLEŞTİRDİ.
Üzümçeker’in vasiyetinde dostlarından, yoldaşlarından; eğer mezarına gidilecek olursa ve toplaşılırsa mutlaka şarap içilmesini, bir bardak şarabında kendisine ikram edilmesini rica etmişti. Doğal olarak ziyaret de, vasiyete uygun olarak gerçekleşti. Gündoğan Mezarlığı önemli ve sıra dışı bir ziyarete tanıklık etti. Sohbet aralarında Üzümçeker’in sevdiği türküler söylendi. Ziyaret ve anma esnasında Bodrum çevre hareketinin önemli kilometre taşlarından Haluk Ortaç, Üzümçeker ile ilk tanıştıkları eylemi (Nato’ya Hayır Etkinliği), yaşadıkları ilginç anekdotları detayları ile aktardı. Ortaç, yitirdikleri yoldaşlarının önemli hatıralar ve izler bırakarak güzel atlara binip gittiklerini ifade ederek; bu büyük mirasın mutlaka yeni kuşaklara taşınması, aktarılması gerektiğine değindi. Gündoğan’ın tanınan ve sevilen simalarından Zekeriya Baş’da: “Zahide ablanın oldukça birleştirici bir özelliği vardı. Mesela aramızda tanışanlarımız uzun süredir görüşmüyorduk. Yine yeni tanışanlarımız oldu. Zahide abla bizleri mezarı başında da birleştirdi. Zahide abla sürekli okuyor ve kendisini yeniden ve yeniden var ediyordu. Son nefesine değin bu saygın meşgalesinden taviz vermedi ” ifadelerini kullandı. Bodrumlu işinsanı ve siyasi aktivist Aydın Doğer de; “Görüyoruz ki; bir arada olmak için özel bir organizasyona ihtiyacımız olmuyor. Yüreğimizdeki ateş, usumuzdaki yaşamla yoğrulmuş aklımız zaten bir aradaymış. Bundan sonra buluşmalarımızı tesadüflere bırakmayacağız. Şu anda Zahide yoldaşımız bizleri bir araya getirerek gene kendisine yakışan bir iş yapmıştır. Geleneğimiz buralarda ve asla gömülü değil. Bizler kadar ayakta ve hayat manasını buradan alıyor. Zahide yoldaşın kişiliğinde bu şanlı geleneğin oluşmasında emeği geçen ve aramızda olmayan tüm değerlerimizi selamlıyorum. Bodrumlu komünistler unutmuyor, unutmayacak” dedi.
ZAHİDE: “DÜŞÜMDE TOPRAĞA DÖNÜŞTÜM.”
Zahide Üzümçeker, 12 Eylül 1980 öncesi İlerici Gençler Derneği yöneticisi idi. 1980 darbesi sonrası Türkiye Komünist Partisi içerisinde siyasi mücadelesini yürüttü. 1956 doğumlu olan, 2000’li yıllarda Bodrum’a yerleşti. Aynı zamanda şair olan Üzümçeker’in şiirleri, sanatseverler tarafından ilgiyle okundu. Cumhuriyet gazetesi başta olmak üzere pek çok yayın organında çıktı. Kitapları halen yeni baskılar yapmakta. Bizler de, ölümünün 5. yıldönümünde siz değerli okurlarımızla kendisinin Bodrum’da yazdığı bir şiirini paylaşmayı uygun gördük:
“Bir küçük bahçede leylaklar, güller büyüttüm.
Hanımelleri, arıları; Ağaçlar, kuşları ağırladı,
uçtu dallara konan kelebekler.
Sıçrayıp dururken çekirge
yiyecek taşıdı yuvasına karınca.
Toprağa geri verdiğim
kehribar renkli kedinin
üstünde açıldı mis kokulu akşamsefaları.
Baktıkça birbirini besleyen cümle cana
genişledi gönlüm
düşümde toprağa dönüştüm.
Kısa bir bakıştı yaşam an da saklanan.”
Ayhan Karahan