Canlar Kim Vurduya Gitmesin

Kartalkaya faciasında kaybettiğimiz canlarla birlikte tüm Türkiye’nin yüreği dağlandı.

Olayın ardından her kesimden farklı görüşler ortaya atılırken, birçok kişi suçlu arayışına girip birbirini suçlama yarışına girdi. Kartalkaya Kayak Merkezi, Bakanlar Kurulu tarafından ilan edilen “Bolu -Köroğlu Dağı Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi” içerisinde yer alıyor.

Ancak bu tür bölgelerde yetki ve sorumluluklar farklı kurumlar arasında dağılmış durumda:

1. Kültür ve Turizm Bakanlığı: Bölgenin ilanı, planlanması ve yönetimi ile turizm yatırımlarının teşviki ve denetiminden sorumludur.
2. Yerel Yönetimler (Belediyeler ve İl Özel İdareleri): Kentsel altyapının geliştirilmesi, temizlik, ulaşım gibi yerel hizmetler ve Bakanlık ile eşgüdümlü çalışmalar yürütürler.
3. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı: Bölgenin imar planlarının onayı ve doğal alanların korunmasında görev alır.
4. Koruma Kurulları: Tarihi, arkeolojik ve doğal alanların korunmasını sağlamak için kararlar alır.
5. Orman Genel Müdürlüğü: Bölge ormanlarını ve özellikle Milli Parklar’ı yönetir ve düzenler.

Bu kadar çok tarafı olan bir meselede herkes kendi bakış açısına göre suçlu arıyor. Olayı siyasi veya ideolojik bir zemine çekmek yerine adalete güvenmeliyiz. Türk adaleti, kaybettiğimiz canları geri getiremese de sorumlulara gereken cezayı verecektir.

Grand Kartal Otel Felaketi

Bu üzücü olayda asli sorumlu kim?

Otel sahibi mi?

Yöneticiler mi?

Kültür ve Turizm Bakanlığı mı?

Belediye mi?

Diğer Bakanlık ve  kurumlar mı?

İhmali bulunan ve ihmale göz yuman diğer tarafların da adalet önünde hesap vermesi gerektiğine inanıyoruz. Suçlu aramaktan ziyade, ihmallerin detaylıca incelenip gerekli derslerin çıkarılması şart.

Otel yönetimi ve sahipleri, ne kendi canlarını ne de misafirlerinin güvenliğini düşünmüş gibi görünüyor. Otelin “Yangın çıkarsa ne yaparız? İnsanların canını nasıl kurtarırız?” sorularına önceden hazırlıklı olmadığı açıkça ortadadır.

Otellerde Yangın Güvenliğinin Hayati Önemi

Otellerde yangın güvenliği, hem misafirlerin hem de çalışanların hayatını korumak ve maddi kayıpları önlemek için vazgeçilmezdir. Yangın güvenliği konusunda alınması gereken başlıca önlemler şunlardır:

1. Yapısal Önlemler: Algılama ve alarm sistemleri, yangını yayılmadan söndürecek veya yavaşlatacak tedbirler. Her senaryoya karşı hazırlıklı olunmalı ve buna uygun sistemler kurulmalıdır.
   1. Hızlı Tahliye Önlemleri: Acil çıkış işaretleri, yangın talimatları ve farklı dillerde rehberlik sağlanmalıdır.
   1. Eğitim ve Farkındalık: Çalışanların eğitimi ve tatbikatlar düzenlenmeli, misafirlere bilgilendirme yapılmalıdır.
   1. Elektrik ve Teknik Bakım: Elektrik tesisatları düzenli kontrol edilmeli, mutfak, kazan dairesi gibi riskli alanlarda özel önlemler alınmalıdır.
   1. Acil Durum Yönetimi: Yangın güvenlik ekibi oluşturulmalı, toplanma alanları belirlenmeli ve etkili bir haberleşme planı kurulmalıdır.
   1. Denetim ve Mevzuata Uyum: Otelin yangın güvenliği düzenli olarak denetlenmeli ve ulusal ve uluslararası standartlara uygun hale getirilmelidir.

Yaşanan facia bir kez daha gösterdi ki, güvenlik önlemlerine gereken önem verilmediği takdirde, hiçbir yatırım ve tesisin değeri yoktur. İhmalkâr yaklaşımların, can kaybına yol açmadan önce önlenmesi için tüm otellerin bu konuda titizlikle hareket etmesi gereklidir.

Sabahattin Duman / Başkan

Bodrum Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği